1 Mart akşamı Sjenica'daki Teknik-Tarım Okulu müdürü ve Sancak Demokratik Partisi yetkilisi Alen Tahiroviç zorla kaçırılıp üç saat boyunca işkencelere maruz bırakıldı. Babası, Ramo Tahirović bugün sosyal ağlarda açıklamalarda bulundu.
Onun açıklamasının tamamını burada aktarıyoruz:
Sevgili dostlarım, 1 Mart akşamı tanınan zatların tarafından zorla götürülüp üç saat boyunca kötü muameleye maruz kalan oğluma yönelik fiziksel saldırı hakkında bir şeyler yazmanın zamanı geldi. Her şey geçen yıl boyunca oldu, yani seçim kampanyasından bu yana, ama kimse böyle bir mafya-korkakça bir eylem beklemiyordu. Aslında, bu sefer de cezasız ve başarılı olacaklarini düşünenlerin bu kadar dikkatsizliğine ve saflığına hala hayret ediyorum. Fakat, bu sefer kırılması zor bir cevizle karşılaştıklarından ötürü yanıldılar diye korkuyorum.
Saldırıdan sonra olayın tamamı derhal Sjenica'daki polis merkezine bildirildi. Bununla ilgili nelerin yapılacağını görmek için beklemekteyiz. Fakat, bu sadece ilk adımdı. Tek tek gidelim. Herkes bizi barışçıl bir aile olarak bilir, bu yüzden ona göre de sakince ve medeni bir şekilde hareket ediyoruz. Sonuçta, eğer böyle bir şey (tekrar) olursa, size şimdiden bildirmek isterim ki bizim kuçucuk Sjenitsa'da böyle bir şeyin hiç kimsenin çoçuğuna ve hiç kimseye olmaması için her şey yaptım.
En uç tarafına gitmek, yani silah
satın almak ve sonuna kadar tüfek ve tabancalarla mafyanın üzerine gitmek de sorun olmaz, çünkü şeref ve haysiyet için ölüm göze alınır. Sjenica'da bazı şeyleri kökten değiştirmek isteyenler, bizi uzun zamandır mahvetmeye sürükleyen vurgunculara, şehri terketmek, sığınmak ve hiçbir şey yapmamak suretiyle yol vermeli mi?
Çocuklarımıza hayrı dileyenlere, yani okulları çalışma ve eğitim için modern kurumlara dönüştürenlere yer yok mu? Bir kimsenin her şeyin düzgün çalışması için çabalayıp ter döktüğü işyerini hiç kimse umursamıyor veya takdir etmiyor mu? Dürüst bir adam, çarşıda sopalarla gezen haydutların önüne geçmemek için şimdi evine sığınmalı ve saklanmalı mı?
Şimdi silahlı olarak da mı çıkmalıyız? Çocukları dışarıya gönderdiğimizde onları çiplemeli miyiz ve gözlerimizi arkamızda mı bırakmalıyız? Herkesin bildiği ve tanıdığı, Sjenitsa'da her evin, her köyün ve her mezranın tarafından ve çalışmasıyla bilinen, yaşı 60 üzerinde olan insanın isyeri bir şeyi ifade ediyor mu?
Şimdiye kadar her ne olduysa, bu hiçbir şekilde sorunları çözmenin bir yolu olmadı çünkü çocukları, insanları bırakın, hayvanlara bile zulüm işlemeyecek şekilde yetiştirdim, zulüm büyük bir yüktür ve temiz vicdan buna tahammül edemez. Bir insan için istediği zaman ve istediği kimseyle çarşıya çıkmaktan, herkesin yüzüne bakabilmesinden ve akşam evine döndüğünde huzur içinde uyuyabilmesinden daha öncelikli bir şey yoktur.
Tekrar ediyorum, bu kesinlikle cezasız kalmayacak ya da örtbas edilmeyecektir, çünkü şahsen ben bir ebeveyn olarak bunun saklanmaması ve günün yüzüne çıkarılması için elimden gelenin en iyisini yapacağım, böylece kimse buna bir daha maruz kalmayacaktır.
