Sırbistan merkezli dört Sivil Toplum Kuruluşu, Sjeverin (Syeverin) kaçırmasının yıldönümününde (Ekim'in 22'si) Sırbistan devlet kurumlarından bu hadiseyi tanımalarını ve şehitlerin ailelerine tazminat ödemelerini talepte bulunmuşlardır.
Gençlerin insan hakları inisiyatifi, Sırbistan ile Bosna-Hersek sınırında bulunan “Sjeverin” (Syeverin) kasabasından 17 Boşnak uyruklu Sırp vatandaşının öldürülmesinden tam 29 yıl geçtiğini hatırlatmaktadır.
“İntikamcılar isimli, Milan Lukiç'in sözde komutan olduğu Sırp paramilitar oluşumu, 22 Ekim 1992 yılında Priboj – Rudo istikametinde hareket eden otobüsü, Republika Srpska'nın (Sırp Cümhüriyeti) bölgesinden geçerken, Mioče (Mioçe) isimli yerde durdurup, yolcu olan 16 erkeği ve bir kadını kaçırmıştır. Kaçırılan yolcular ilk olarak Višegrad'da (Vişegrat) psikolojik ve fiziksel işkencelere maruz bırakıldılar, sonrasında da Drina nehrinin kenarında kurşuna dizilmişlerdir.”, yapılan açıklamada da bu şahsiyetlerin öldürülme sebebinin de Boşnak – müslüman olmaları olduğu belirtildi.
Bugüne kadar sadece bir kişinin kalıntıları bulunabilmiştir.
Belgrad yerel mahkemesi, Sjeverin (Syeverin) olayından sorumlu olan “İntikamcılar'ın” sözde komutanları olan Milan Lukić'e (Lukiç), (Gıyabinda) Oliver Krsmanović'e (Kırsmanoviç), Dragutin Dragićević'e (Dragiçeviç) yirmişer yıl hapis cezasına çarptırmıştır. Đorđe Şeviç'e (Corce Şeviç) de 15 yıl hapis verilmiştir.
2007 yılında açılan tazminat davası da, kaçırma olayının Bosna – Hersek topraklarında yaşanmış olduğu ileri sürülerek, devletinin olaydan sorumlu olmadığı ifadesi ile reddedilmiştir.
Bu olayın yıldönümünü yüzünden, İnsan hakları vakfı, Siyahlı kadınlar ve Sancak insan hakları ve özgürlükleri derneği açıklamada bulundular. Yayınladıkları açıklamada, “ailelerin kaybettikleri fertlerin kalıntılarını bulma arayışları halen sürmekte olduğu, olayın yaşanmasından 29 yıl sonra Sırbistan devlet kurumlarının bu ailelere tazminatı ve destek sağlamayı reddetmeleri kabuledilmez”, ifadelere yer verildi.
Açıklamalarının devamında, 2019 yılının Şubat ayında Avrupa insan hakları mahkemesi kurban ailelerin gönderdikleri dilekçeyi, olayın Sırbistan'ın Avrupa insan hakları konvensiyonunu onaylamasından önce yaşandığını açıklayarak, değerlendirmeye almayı reddetmiştir. Böylelikle kurban ailelerin başvurabildikleri hukuki imkanlar sona erdiği ifade edilmiştir.
“Sırbistan devlet kurumlarından 1990lı yıllarda yaşanan katliamlardan sorumluluğu üstlenmesinden kaçınma siyasetini terketmelerini ve tüm kurbanlarını tanımayı ve tazminat sağlamak için anlamlı adımları atmalarını taleb ediyoruz.” açıklamada ifade edildi.
Yapılan açıklamaya göre, tek bir pozitif adım, 2015 yılında tamamlanan anıtın yapımına destek vermek suretiyle, Priboj (Proboy) Belediyesi'nin tarafından atılmıştır. Bu da, Sırbistan devlet kurumlarının Sırp olmayan kurbanlara sorumlu davranmalarının nadir örneklerinden biridir.
